İkizlerin doğumu her dine göre mistik bir gerçek olarak kabul edilir. Antik edebiyatta bununla ilgili sayısız hikaye var. İkizler arasındaki bağlantı, bazen en küçük benzerliklere kadar bile, insanları her zaman endişelendirmiştir. Ne yazık ki ikizler yalnızca şairler ve yazarlar için bir ilham kaynağı değil, aynı zamanda savaş esiri kamplarındaki doktorlar için de bir malzemeydi.
Özellikle İkinci Dünya Savaşı sırasında Auschwitz'in en acımasız doktoru olan Josef Mengele, tutsaklar arasında "ölüm meleği" unvanını kazanmıştır. En büyük arzularından biri, tüm Alman kadınlarının ikiz veya üçüz doğurmasıydı. Bu deneyi araştırmak için kamptaki Yahudi ikizleri kurban olarak seçti. Genç ikizlerden birine zehir enjekte edildi. Çocuk ölür ölmez diğer ikiz tayın vücudu parçalara ayrıldı ve deneyler yapıldı.
Mengele bir gün bu deneyi 13 yaşındaki Perl ve Strasya kardeşler üzerinde yapmaya karar verir. Kız kardeşlerin akıbetini konu alan eserde bununla ilgili geniş bilgiler yer almaktadır.
Mengele, tüm insanların Aryan ırkına ait olması gerektiğini düşündü. Sadece Almanların bu hakkı var. Aryan ırkını yaratmak için diğer milletlerin yok edilmesi gerekir ve onlar üzerinde barbarca deneyler yapmak kutsal bir görevdir. Mengele ve suç ortakları, binlerce insanın vahşice katledilmesinden sorumlu tutulur. Mengele, insanlara aşılar ve zehirli iğneler enjekte ederek, ömür boyu sakat bırakarak ve en iyi ihtimalle öldürerek insanları hayvana dönüştürdü.
Zamorski kız kardeşlerin babası ve büyükbabası doktor olduklarından, kız kardeşlerden birine zehir enjekte edildikten sonra kızın hayatını kurtarmayı başardılar. Mengele bu zehrin etkisiz olduğunu düşündü ve bir süre kız kardeşlerden uzak durdu. Bu sayede diğer kız kardeş öldürülmez. Ancak Perl ve Strasi'nin kampa dair acı hatıraları ölene kadar peşini bırakmaz.
Yazar. Leyla Sarabi
Kaynak. Publica.az
