PEYGAMBER (AS)'IN EN BÜYÜK GURURU - ALLAH'A HİZMET
Kur'an-ı Kerim'in "Zariyat" Suresi 56. âyetinde Yaratılışın gayesi olarak ibadet ve kulluk, Yaradan'a gösterilmiş ve şöyle buyurulmuştur:
"Ben cinleri ve insanları yalnızca Bana ibadet etmeleri için yarattım!"
Bu ayetin zahirine göre insanın yaratılışında bir gaye vardır ki o da Allah'a ibadet ve kulluktur. Ayette geçen "لِيَعْبُدُونِ" (Liyya`buduni - Bana ibadet etmek) ifadesi, kişiye ancak ibadetle kemale ulaşmayı telkin etmektedir.
İbadet ve kulluk, insanın tabiî ve fıtrî ihtiyacından doğan bir fiildir ve bu nedenle ibadetin insan için sürekli ve sabit bir ihtiyaç olduğu vurgulanır. İnsan, ibadet sayesinde her türlü mükemmelliğin zirvesine ulaşabilir. Kur'an-ı Kerim'in ifadesine göre, "mahmud" makamına ulaşmak isteyen, ibadet yolunu takip etmelidir. İsra Suresi 79. ayette şöyle buyurulmaktadır:
"(Ey Allah'ın Resulü!)Gecenin belli bir vaktinde kalk ve sana, belki de sana has fazla (gece) namazını kıl. Rabbim seni lütuf ve lütuf sahibi bir makama ulaştıracaktır."
Allame Shaheed Murtaza Mutahhari (r) şöyle yazıyor: "Kişi ancak ibadetle mükemmelliğe ulaşabilir." ("Majmueyi-asar", Shahid Mutahhari, cilt 21, s. 197.)
İmam Humeyni (r) de bilir ki kulluk, misyon mertebesine ulaşmak için bir merdivendir ve misyon mertebesine varmak kulluğun neticesidir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) de o yüce makama, kemâle ibâdet ve kullukla erişmiştir." ("Sirrus-salat", İmam Humeyni, s. 89.)
Emirül Müminin Ali (a.s.) bir duasında çok güzel buyuruyor:
"Tanrım! Senin kulun olmam için bu izzet bana yeter, Sen benim Rabbim olman için bu kibir bana yeter."
Kaysari, "El-fususu'l-hikem" kitabının şerhinde "kul" kelimesini tahlil ederek şöyle yazar: "Peygamber (s.a.v.) Allah'ın ihlaslı bir kulu olduğu halde, "" sözünü söylemek görgü kurallarına aykırıdır. hizmetçi "ona." ("Şarhu fususil-hikem", Kaysari, cilt 1, s. 60.)
İmam Humeyni (r), Peygamber Efendimiz (sav)'in kulluğu hakkındaki bu fikre şöyle cevap verir:
"Sezar'ın bu sözü, sadece Allah'a karşı değil, Allah Resulü (s.a.v.) ile ilgili olarak da görgü kurallarına aykırıdır. Çünkü kölelik, Resulullah (s.a.v.)'in en büyük gururuydu." ("Talikat mükemmel tefsir fususil-hikem ve misbahil-uns", s. 55.)
Peygamber (sav)'in ibadet ve kulluğunun büyüklüğü hürmetine, namazın "teşehhüdünde", o Peygamber'in peygamberliğine şehadet edilmeden önce kulluğu verilir. Ayrıca kulluk makamına sahip olduğu için Cenab-ı Hak Kur'an-ı Kerim'in "İsra" suresinin 1. âyet-i kerimesinde şöyle buyurmaktadır:
“Kulunu (Peygamberini) bir gece Mescid-i Haram'dan (Mekke'de) Mescid-i Aksa'ya (Beytü'l-Mukaddes) götüren Allah'a hamd olsun. işaretlerimiz (gücümüze tanıklık eden garip şeyler). ..”
Furkan Suresi 1. ayette şöyle buyurmaktadır:
"Kur'an'ı kuluna (Peygamberine) âlemleri korkutmak için indiren Allah ne yücedir!
Necm Suresi'nin 53. ayetinde de şöyle buyurmaktadır:
"
Evet, Kur'ân-ı Kerîm'e göre Peygamber Efendimiz (sav)'in en önemli özelliği, en mağrur nişanı Allah'a kulluk makamı, raz-niyetleri, "Hira" mağarasında duaları, duaları ve dualarıdır. yatsı namazları bu özelliğin bir yansımasıdır.
Yazar Rza Şukurlu
Kaynak. (Maide.az)