PEYGAMBER FATIMEİ ZAHRA (S.A.) HADİNİ VE BAŞINA OLACAK SORUNLAR HAKKINDA NE SÖYLEDİ?

PEYGAMBER FATIMEİ ZAHRA (S.A.) HADİNİ VE BAŞINA OLACAK SORUNLAR HAKKINDA NE SÖYLEDİ?

Fatımei-Zahra (as) dünyanın en hayırlı kadını, Hz. çocuklar ve herkes için bir erdem örneği. Fatıma (as)'ın kişiliği, Peygamber (sav)'in sözlerine çok güzel yansımıştır. Tanınmış İslam alimi Şeyh Sadugh, İbn Abbas'ın rivayetine atıfta bulunarak, Hz. O benim bedenimin yarısı, gözümün nuru, kalbimin meyvesi ve varlığımın ruhu. O bir "insan suretinde Huri"dir. Sunakta Tanrı'nın huzurunda ibadet edilen zamanın ışığı, göksel melekler için bir yıldız gibi parlar. Bu esnada Cenab-ı Hak meleklerine şöyle buyurur: "Ey melekler, önümde ibâdet için duran cariyelerimin Rabbine bir ziynet gösterin. Bak nasıl esiyor vücut benim dergâhımda. Bütün varlığıyla bana tapıyor..." Bir insan Fatıma Hanım'ın (s.a.) durumunu inceleyip, Hz. Ne de olsa Peygamberimiz (sav)'e sevgi dolu bir göğsün kedere boğulacağına, Peygamberimiz (sav)'in öptüğü ellerin tokatlanacağına, Peygamberimiz (sav)'in öptüğü yüzün moraracağına kim inanır? anlaşmazlık tokatından mı?! Fatıma'nın (r.a.) zulmüne nasıl kulak verirsiniz?! Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyuruyor ki: "Fatıma (as)'a baktığımda, benden sonra başına gelecek belalar aklıma gelir. Evine nasıl keder ve hüznün gireceğini, nasıl saygısızlık edileceğini, hakkının elinden alınacağını, mirasından mahrum bırakılacağını, doğmamış çocuğunun rezil edileceğini ve “Ya Muhammede” seslerinin duyulacağını şimdiden görüyorum ve işitiyorum. hemen duyulsun. Yardım istiyor, kimse ona yardım etmiyor, benden sonra hep üzgün, üzgün ve gözü yaşlı, bazen çoktan evini kaybettiğini ve benim ayrılığımdan bulaştığını düşünüyor. Babasının hayatı boyunca değer verildiğini, okşandığını hatırlıyor ve derinden ağlıyor. Bu sırada Cenab-ı Hak melekleri velisi yapar. Melekler, Hz. Meryem'le sohbet ettikleri gibi onunla sohbet ederler. Ey Fatıma, Allah seni seçti ve seni saf kıldı. Tüm kadınların hanımı seni seçti! Acı ve ıstırap çektiğini ve bakıma ihtiyacı olduğunu görebiliyorum. Allah, ona bakması için İmran'ın kızı Meryem'i (as) gönderir. Bu sırada Tanrı'ya şikayet ederdi: "Tanrım, hayattan bıktım. Dünyevi insanların elinde hayatımı çoktan kaybettim. Beni babama geri götür." Yüce Allah onu bana verecek. Ehl-i beytimden üzüldüğümde, üzüldüğümde, hakkından mahrum kalınca, öldürüldüğümde ilk bana gelecek olan odur. Tanrı'ya yalvarıyorum ve diyorum ki: "Tanrım! Ona zulmedenleri rahmetinden uzaklaştır. Haklarını gasp edenleri cezalandırın. Onu üzenler utansın. Kızımı hamileyken dövenler ve daha doğmadan çocuğunu mahvedenler, onları ebediyen cehennem ateşine atsınlar!” Bu sırada melekler: "Amin! Tanrım, bu duayı kabul et!” ("Beytül-ahzan", Şeyh Abbas Kummi, s. 32-33.) Yazar: Rza Şukurlu Kaynak. Maide.az
568 Views