Bütünlük oluşturmada en önemli faktör karşınızdaki kişi hakkında sahip olduğunuz bilgidir. Yani karşımızdaki kişinin hassas noktalarını bilirsek onu sinirlendiren konular da dahil onu anlamamız o kadar da zor olmayacaktır. Birçok konuda girdiğimiz kapılardan bazen eli boş dönüyoruz, bu tür meseleler yüzünden oluyor.
Tabii ki, bu konu özellikle Alemlerin Efendisi söz konusu olduğunda önemlidir.
Mevla Ali (a.s.) "Kumayl" duasıyla Rabbimiz ile olan iletişimimizde bir ilki gerçekleştiriyor:
"Acaba böyle af diledikten sonra cehennemde azap çekecek miyim? Bu Senin makamına layık değil!".
Emiralmomin'in (a.s.) duasındaki bu 2 cümlesi ile bize sonsuz umut veriyor. İmam Ali (a.s.) bize Rabbimizin en mübarek sıfatı olan Sarıar-Rıza (Hızlı Memnuniyet) sıfatını takdim eder. İşte bu mübarek cümle, günahları itiraf ettikten hemen sonra Rabbimiz'in bize olan öfkesinin nasıl soğuduğunu anlatmaktadır. İmam (a.s) bu soruyu sorarak günahlarımızı itiraf etmenin ve af dilemenin Rabbimiz'in affının en büyük sebeplerinden biri olduğunu bize anlatmaya çalışıyor.
Aynı zamanda Mevlâ Ali (a.s.) de Rabbimiz'e O'nun kuralları ile yaklaşmayı öğretmektedir. Demek ki Rabbimiz'in emanetin tasdiki ve yapılan zannın boşa çıkmaması hususunda kullarından bir beklentisi vardır. Bahsettiğimiz konular, insanı Allah katında değerli kılan amellerin ilk sıradaki konularıdır. Dolayısıyla bunlar, Rabbimiz'in mübarek vasıfları arasında en önemli yerlerden birini işgal etmektedir.
Hz. Ali (a.s.) bu konuyu gündeme getirmiş ve Rabbimiz'e olan güvenini ve imanını şu sözlerle ifade etmiştir: "Acaba böyle af diledikten sonra cehennemde azap çeker miyim?" cümlesiyle itiraf ediyor. Aslında bu cümleden şu sonuca varabiliriz ki, duada Allah'ın affı varsayımı ne kadar olumlu olursa olsun sorgulanabilir.
Ancak bahsi geçen cümleden hemen sonra Rabbimiz'e imanın söz konusu olmadığı beyan edilmektedir. "
Bu, Senin makamına yakışmaz" cümlesi, aslında
Rabbimizin
büyük sevincinin ifadesidir. İmam (a.s.), Rabbimiz'in kendisinden af dileyen kimseyi gazaplandıracak bir sevincinin olmadığını bize anlatmak ister. Bunu anlamamız bizi umutsuzluk girdabından çıkarmaya yeter.
Allah Ta'ala, O'na olan güvenimiz ve güvenimiz konusunda sabit kalmamıza yardım etsin.
Yazar. Yasin Taha
Kaynak. deyerler.org
