Kur'an kıssalarından örnekler (ayetlerin tefsiri)

Kur'an kıssalarından örnekler (ayetlerin tefsiri)

Yüce Allah Kur'an-ı Kerim'in "İbrahim" Suresi'nin 18. ayetinde şöyle buyurmaktadır:

"Rablerini inkar edenlerin amelleri, fırtınalı bir günde rüzgârın savurduğu kül gibidir. Yaptıklarından bir fayda elde edemezler. İşte o uzun sanrı!"

Ayetin açıklaması

Kâfirlerin ve müşriklerin amelleri ikiye ayrılır: 1. Putlara ve sözde ilâhlara göre yapılan fiiller; 2. Yaşadıkları döneme göre günlerini tamamladıkları eylemler. Kur'an-ı Kerim'de onların yaptıkları ve yaptıkları hakkında şöyle bir misal verilmektedir: Bir çiftçi, tarlasını gübrelemek için küllerini açık havaya serpiştirse bile, kuvvetli bir rüzgar onu havaya uçurur: "Onların hareketleri, rüzgarın savurduğu kül gibidir. fırtınalı bir günde Yaptıklarından fayda sağlayamazlar!” Kıyamet günü, emeklerinin karşılığını alamayan çiftçiler gibi eli boş kalacaklardır. İslam eğitim okulunda amel iki şartla kabul edilir: 1. Amelin güzelliği; 2. Niyetin güzelliği. Allah'ı inkar edenlerin fiilleri bazen birinci şartı sağlasa da niyetlerine göre değerlendirilmezler. İslam'a göre iyi amel ve niyet sahibi olanlara iyi denir. Burada İslami dünya görüşü ile diğer dünya görüşleri son derece farklıdır. Genellikle batı okullarında insanlar niyetlerine göre değil eylemlerine göre değerlendirilir. İslam, ameli amaç ve niyetten ayırmaz. Peygamber (sav) zamanında Mekke müşrikleri "Mescid-i Haram"ı onarmışlardır. Kur'an-ı Kerim onların amellerini değersiz görmekte ve camileri tamir etmeye lâyık olmadıklarını bildirmektedir: "Müşriklerin, inkârlarına şahit oldukları halde, Allah'ın mescidlerini imar etmeleri doğru olmaz (bunu yapmaya hakları yoktur). Onların amelleri boşa çıkmıştır ve onlar ateşte ebedi olarak kalacaklardır. (Tevbe Suresi, 17. ayet) Bu âyet-i kerimede, müşriklerin iyi işleri, hatta "Mescid-i Haram"ı tamir etmeleri bile, küfürleri sebebiyle beyhude sayılmaktadır. Çünkü bu işin dışı güzel de içi çirkin. Elleriyle yonttukları putlara göre Tanrı'nın evini onardılar. Bu nedenle bir sonraki ayette Allah'ın mescitlerinin tamiri, O'na inanıp salih ameller işleyenlere ve sadece ilâhî amaçlar peşinde koşanlara emanet edilmiştir: "Allah'ın mescitlerini ancak Allah'a ve ahiret gününe iman edenler, namaz kılanlar, zekat verenler ve Allah'tan başkasından korkmayanlar tamir edebilir. Doğru yolu bulabilenler onlar olabilir!" (Tevbe Suresi, 18. Ayet) Bir önceki ayette Allah'ı inkar edenlerin hidayetleri kesin olarak reddedildiği halde, onlara ömürlerinin sonuna kadar mühlet verilmektedir. Ömürlerinin sonuna kadar şeytani fitnelere uyarak böyle eğri bir yolda kalacaklar ve amelleri kül gibi savrulup gidecektir. Evet, Allah'ı kabul eden ve O'nun şeriatını inkâr eden Hıristiyan kâfirlerin yaptıklarının, çektikleri acıları hafifletmesi mümkündür. Çünkü bazı rivayetlerden anlaşılmaktadır ki, böyle kâfirlerin amelleri boşa gitmez. Kur'an-ı Kerim'de buyurulduğu gibi: "...Şüphesiz Allah, iyi işler yapanların mükâfatını zayi etmez!" ("Tevbe" Suresi, 120. ayet; ("Kur'an-ı Kerim'de ibret verici kıssalar", Ayetullah Cafer Subhani, kıssa 22.) Kaynak. Maide.az -Eğitim bölümü
568 Views