Sultan Cihangir'in hayatı

Sultan Cihangir'in hayatı

Sultan Cihangir, Büyük Babür İmparatorluğu'nun (1605-1627) dördüncü imparatoruydu. Not. Bu hükümdardan sonra gelen kral Tac Mahal'i yaptırdı. Ekber, Şahin'in oğluydu, asıl adı Salim'di. Küçük yaşta babası Ekber tarafından tahta ilan edildi. Fakat 1599'da Cumhurbaşkanlığı sarayında iken tahta geçmek isteyince o topraklardan kovuldu. Kendisini doğru yola iletmek isteyen Ebulfazlı'yı öldürdü. Babası, ölüm döşeğinde ona musallat olacağını doğruladı. 1605 yılında babasının ölümü ile Selim "Cihangir" (Farsça: cihan hükümdarı) adıyla tahta çıktı. 1569 yılında doğan Selim, babasının ölümü üzerine 1605 yılında "Nüreddin Cihangir" adıyla tahta çıkmıştır. Ancak oğlu Hüsrev, Sinjlerin etrafında toplandı ve Pencap'ta ayaklandı. Jahangir Shah, Jullandar nehrinin kıyısında bozuldu. Asir, oğlu Hüsrev'i Burhanpur'a sürgüne gönderdi. Hüsrev 1622'de orada öldü. Cihangir Şah'ın saltanatının son yılları sıkıntılı geçti. Eşi Nurçiyan ve gazi Mehmet Hanin'in devlet işlerine karışması, sık sık sağlığına zarar verdi. 28 Ekim 1627'de iklimin daha elverişli olduğu Lahor'a giderken öldü. Ceset, Ravi nehri yakınlarındaki Shah Dara adlı bir yere bırakıldı. Daha sonra mezarının üzerine büyük bir türbe yapılmıştır. Adil bir hükümdar olan Cihangir, alimleri sevdi ve onlara ün ve misafirperverlik verdi. Müslümanlara karşı babasına çok baskı yaptı. Ancak, büyük bir Şeytan alimi olan İmam Rabbani Ahmed Fakhraq Serhandi, Gwalar şehrinde hapsedildi. İki yıl sonra hatasını anlayan ve bu büyük alimi hapisten çıkaran padişah, 1000 rupilik bir hediye için yalvardı. Cihangir Sahahan'ın yazdığı İmam Rabbani'nin yazıları Mektubat eserinde mevcuttur. Jahangir Shah ayrıca halkla ilişkilere de dikkat etti. Agra'dan Etek ve Bengal'de ağaçlıklı yollar, Agra ve Lahor'da her üç kilometrede bir işaretler ve su gölleri inşa edildi. Konstitusiya-i Cihangirî adıyla kaleme aldığı hatıratları kıymetli bir eserdir. Ondan sonra oğlu Şihabuddin Muhammed Şah Cihan olarak tahta çıktı. Selim Cihangir Şah yirmi iki yıl hüküm sürdü. Adil ama zevk ve eğlenceyi seven bir hükümdardı. Kayda değer bir askeri başarı elde edemedi ve Kandahar şehrini Safevilere teslim etti.Devletin ileri gelenleri prestijlerini artırmak için savaşmaktan başka bir şey yapmadı.Cihangir'in en büyük eseri Agra ile Lahor arasında yaptırdığı geniş yoldu. İradesi zayıf bir hükümdar olan Cihangir döneminde kadınlar da saray entrikalarına başladılar. Cihangir döneminde İngilizlerin Hindistan'da ticarete başlaması ve Gujarat'taki Surat limanında tüccarları için bir üs açmaları (1613) İngiltere'nin köprü olarak kullandığı bu liman, zamanla tüm ülkeyi ele geçirmesini sağladı. Cihangir tahttan indirilmek üzereyken öldü ve oğlu Khurram Şah "Şah Cihan" adıyla tahta çıktı. (1628). Dünyanın 7 harikasından biri olan Tac Mahal'i yaptıran hükümdar Şah Cihan'dır.

Egemenlik

Miras aldığı imparatorluk, dünyanın en güçlü imparatorluklarından biri haline geldi. Ülke o kadar güçlüydü ki, içkiye ve afyona düşkün olan ve bahçıvanlık yapan imparator, savaşmak yerine kendini zevk ve eğlenceye adayabiliyordu. Babasının başlattığı askerlik politikasını sürdürdü. Ancak neredeyse hiçbir askeri başarı elde edilemedi ve İranlılar Kandahar şehrini kaybetti. Meyar şehrinde Rajput kralı ile yapılan savaş 1614'te büyük kazanımlarla sona erdi. Ekber'in ordu ve diplomasi desteğiyle Ahmednagar'a karşı başlattığı seferler zaman zaman yoğunlaşarak devam etti; ancak saldırıların çoğu kudretli Habeş Melike Amber tarafından kurtarıldı. 1613 yılından itibaren bu konuda oldukça maharetli olan oğlu Şehzade Hürrem (sonradan Şah Cihan) cihada gitti. 1617 ve 1621'de Hürrem galip geldi ve barış antlaşmaları yaptı. Zayıf bir hükümdar olan Cihangir döneminde kadınlar saraya karışmaya ve entrikalar çevirmeye başladılar. İşletmeciliği boş olduğu için oğlu ve ablası açtı. Daha sonra 1611'de Cihangir, İranlı karısı Mihru'n-Nisa'nın (Nur Jahan, Farsça: dünyanın ışığı), kayınpederi Itimadu'd-Dawlin ve kayınpederi Asaf Khan'ın etkisi altına girdi. . Nur Cihan, kızı Mümtaz Mahal'ı Hürrem'le, kardeşini de Hürrem'in küçük erkek kardeşi Şehriyar'la evlendirdi. Şahid Hürrem'in de içinde bulunduğu bu hizip, 1622 yılına kadar siyasi hayata hâkim oldu. Daha sonra Cihangir'in gücünün azaldığı yıllarda Nur Cihan ile Prens Hürrem arasında bir çatışma başladı. Hürrem 1622 ve 1625'te açıkça isyan etti. 1621'den 1627'ye kadar Prens Hürrem (Şah Cihan) taht savaşını kazandı ve tüm rakiplerini öldürdü. Şah Cihan'ın kardeşi Şehriyar'ı destekleyen Nur Cihan, 1645'te Lahor'da sürgünde öldü. 1626'da Cihangir, Nur Cihan'ın grubunun bir diğer rakibi olan Mehmet Han tarafından bastırıldı. Keşmir ve çevresine olan sempatisinden dolayı zamanının büyük bir bölümünü bu bölgeye ayırmıştır. Jahangir, Keşmir'den Lahor'a giderken öldü. Lahor'daki mezar. Başkanlığının ilk yıllarında meşhur 12 nizamname çıkarmış ve vilayette yetişen personel sahiplerinin vergi toplamasını engellemiştir. Şehirlerde kervansaraylar ve camiler, şehirlerde hastaneler. Doğum gününde katliamları yasaklar. Miras konusunda yeni bir düzenleme getirdi. Evlere zorla girilmesini engelledi; Suçlular kulak ve burun kesmek gibi cezalandırılıyor. Eyalet valileri ve toprak valileri tarafından gasp edilmesini engelledi. Babası Ekber Şah'ın İslam ve Hindu dinleri arasındaki farklılıkları ortadan kaldırarak birlik oluşturmayı ve böylece ortak bir din yolu bulmayı ve Müslümanları ve Hintlileri birleştirmeyi amaçlayan "Din-i-İlahi" projesini sürdürdü. Cihangir, Cizvitlerin Müslüman alimlerle halkın önünde tartışmasına ve dinlerini yaymasına izin verdi.
568 Views