Firavun ve Hazreti Musa
MUSA Mısır'a döndükten sonra kardeşi Harun'a Tanrı'nın gösterdiği mucizeleri anlatır. o. Musa ve Harun bu mucizeleri İsrailoğullarına gösterdiğinde halk, Yehova'nın (Tanrı) onlara yardım ettiğine inandı.
Bakın, Musa ve Harun Firavun'la konuşmaya geliyorlar ve ona şöyle diyorlar:
İsrail'in Tanrısı (Yehova) şöyle diyor: Halkımı salıverin, bırak gitsinler ve çölde üç gün bana tapınsınlar! Ama Firavun onlara şu cevabı verdi:
Yehova'yı tanımıyorum! Ben de İsrail'den ayrılmayacağım!
İsrailoğulları Yehova'ya tapınmak için işlerine ara vermek zorunda kaldılar. Firavun buna çok kızar. Dolayısıyla işlerini daha da zorlaştırıyor. Mısırlılar onlara çok acımasız davrandığı için halk Musa'yı suçlamaya başlar. Musa çok üzülür. Ama Allah ona şöyle der:
Endişelenme, Firavun'un halkımın gitmesine izin vermesi için bunu yapacağım
Musa ve Harun tekrar Firavun'a giderler. Bu sefer ona bir mucize gösterirler. Aaron asasını yere atar ve asa büyük bir yılana dönüşür. Firavun'un sihirbazları da asalarını atınca yılana dönüşürler. Fakat bak! Harun'un yılanı sihirbazların yılanlarını yutar. Buna rağmen Firavun İsrail halkını yine de bırakmaz.
Firavuna bir ders verme zamanı. Yehova'nın bunu nasıl yaptığını biliyor musunuz? Mısır'a 10 bela gönderir.
Birkaç sorundan sonra, Firavun Musa'yı arar ve şöyle der:
Bu dertlere son verin, halkınızın gitmesine izin vereceğim. Ama dertler bitince firavun sözünü geri alır. İsrail'in hiçbir yere gitmesine izin vermiyor. Sonunda, onuncu beladan sonra Firavun İsrailoğullarını serbest bırakır.
İsrailoğulları, Musa aleyhisselâmın rehberliğinde ve Yüce Allah'ın talimatlarına göre hareket ettiler. Mısır'da kalmayıp başka bölgelere göç etmelerinin sebebi Allah'ın bu yöndeki emridir. Çünkü Cenab-ı Hak gittikleri bölgeyi (Kudüs) "kutsal" ilan etmiş ve İsrailoğullarının bu kutsal bölgede yaşamalarını istemiştir. İlgili ayet şudur:
"O sırada Musa kavmine dedi ki: "Ey kavmim! Allah'ın size olan nimetini hatırlayın. İçinizden peygamberler gönderdi, sizi hükümdarlar tayin etti ve âlemlerde kimseye vermediğini size verdi. Ey halkım! Allah'ın sizin için belirlediği mukaddes toprağa girin ve geri dönmeyin, yoksa hüsrana uğrarsınız." (Maide, 5/20-21)
